Genel kanı itibari ile aykırı düşünce ve çelişki olarak adlandırılan Paradoks kelimesi yüzyıllar boyunca insanlığın aklını kurcalamış, birçok düşünürün uğraşı haline gelmiş ve bizlere beyin jimnastiği yaptırmıştır. Günümüzde en çok karşımıza çıkan paradokslara bir göz atalım.
*Theseus’un Gemisi
Felsefi bir paradoks olan Theseus’un Gemisi, Yunan efsanesine göre Girit’ten zafer ile dönen gemi Atina’da hatıra olarak uzun süre muhafaza edilir. Zamanla geminin tahtaları çürümeye başlar ve yenileriyle değiştirilir. Bir süre sonra, gemide değiştirilmeyen parça kalmamıştır. Bu durumda, gemi halen Theseus’un Gemisi midir, yoksa başka bir gemi mi olmuştur?
*Yamyam Paradoksu
Bir mantıkçı, adada yamyamların eline düşer. Yamyamlar, ellerine düşen her yabancıyı yediklerini, nasıl yiyeceklerine de bir soruyla karar verdiklerini, eğer, soruya doğru cevap verirse haşlanarak, yanlış cevap verirse kızartılarak yiyeceklerini söylerler. Mantıkçıya “Seni haşlayarak mı yiyeceğiz, kızartarak mı yiyeceğiz?” diye sorarlar. Mantıkçı bir süre düşünür ve cevap verir: Kızartarak! Yamyamlar burada ikileme düşerler, paradoks da burada başlıyor. Eğer kızartarak yerlerse mantıkçı doğru cevap vermiş olur, doğru cevap verdiği için haşlanması gerekir. Eğer haşlayarak yerlerse mantıkçı yanlış cevap vermiş olur, bu defa kızartarak yemeleri gerekir. Böylece mantıkçı, yamyamların elinden kurtulur.
*Kral Paradoksu
Kral, ülkesinde bir yarışma açar. “İşte bu yalan!” diyebileceği bir yalanla karşılaştığında sahibine bir küp altın vereceğini söyler. Yalancılar akın akın saraya geldiler ve yalanları bir bir sıraladılar. Ancak kralı tatmin eden bir yalan çıkmadı ortaya.
Derken bir adam geldi elinde boş bir küple ve dedi ki:
-Dedeniz zamanında savaşa çıkarken hazinede yeterli altın olmadığından benim dedemden borç aldı ve borcu torunum torununuza ödeyecek diye bir söz verdi. Artık borcunuzu ödemenin zamanı geldi.
Kral, “bu gerçekten yalan” diye tepki verince adam ödülünü istedi. Ancak ödülü vermek istemeyen kral, “belki de olabilir” deyince adam, “O halde borcunuzu ödeyin.” dedi.
*Zamansal Paradoks
Bir gün bir yetimhaneye bir kız çocuğu bırakılır. Yetimhanedekiler bu çocuğa Jane adını verirler ve büyütürler. Jane, bir gün okulda Jim adlı bir adamla tanışır, aşık olurlar; fakat sonra tartışır ve ayrılırlar, ancak Jane hamiledir. Çocuğu doğurur ancak aynı akşam birisi hastaneye girip çocuğu çalar. Jane ise çok hastalanır ve tek çare olarak doktor, Jane’i kurtarmak için onu bütünüyle erkeğe çeviren bir operasyon yapar. Jane, Jim adını alır. Bir gün barda birisiyle kavgaya girişir ve dayak yer, barmen yanına gelir ve der ki, “Bu zamanda mutlu değil gibisin, benim bir zaman makinem var, geçmişe gitmek ister misin?”. Jim geçmişe gider ve orada Jane adlı bir kızla tanışır, aşık olur ama sonra ayrılırlar. Bir gün Jane’ in bebeği olduğunu öğrenir, gizlice gidip hastaneden çocuğu çalar ve zaman makinesiyle daha da geçmişe giderek onu bir yetimhaneye bırakır. Daha sonra zaman geçer ve birkaç iş değiştirdikten sonra barmen olur. Bir gün dayak yiyen Jim ile karşılaşır ve yanında gidip der ki: ‘Bu zamanda mutlu değil gibisin, benim bir zaman makinem var, geçmişe gitmek ister misin?”
*Kayıp Para Paradoksu
Üç genç bir otele girer ve orada bir gece kalmak isterler. Otel sahibi toplamda 30 TL istemektedir. Gençlerin her biri eşit olacak şekilde 10 TL verir ve odalarına çıkarlar. Otel sahibi daha sonra o hafta için yaptığı özel indirimi unuttuğunu anlar ve gerçek fiyatın 30 TL değil 25 TL olduğunu hatırlar. Bunun üzerine gençlerin yanına giderek 5 TL geri vermek ister, ancak bu 5 TL’nin nasıl 3’e bölebileceğini bilmediğinden 2 TL’yi cebine koyar ve kalan 3 TL ile her bir gence 1 TL verir. Hesap edildiğinde gençlerin her biri 10 TL yerine bu sefer 9 TL vermiş oluyorlar, böylece 3 genç de toplamda 27 TL vermiştir, ve otel sahibin cebinde de 2 TL bulunmaktadır, bu da toplamda 29 TL eder. Toplamda 30 TL olması gerekir iken, bu 1 TL nereye kaybolmuştur?
Bir yorum yazın