Ekonomik büyüme, belirli bir dönemde bir ekonominin üretim ve üretim kapasitesinde ve ekonomik kaynaklarında gerçekleşen artışı ifade eder. Büyüme ve kalkınma kavramlarının içerikleri birbirinden farklıdır.
Ekonomik kalkınma, ekonomide büyüme ile birlikte meydana gelen yapısal değişim süreçleridir.
Ekonomik Büyüme ve Ekonomik Kalkınma Farkları
- Ekonomik büyüme niceliksel, ekonomik kalkınma niteliksel bir olgudur.
- Ekonomik büyüme iktisat teorisi alanına, ekonomik kalkınma iktisat politikası alanına girer.
- Ekonomik büyüme mikro ve makro çözümlemelere dayanır. Ekonomik kalkınma makro bir süreçtir.
- Ekonomik büyüme üretim ve üretim kapasitesiyle ilgilenir. Ekonomik kalkınma ise sosyo-ekonomik yapıdaki ilerlemelerle ilgilenir.
- Ekonomik büyüme gelir dağılımını iyileştirici bir özelliğe sahip değildir. Ekonomik kalkınma ise ülkenin sosyal, politik ve kültürel yapısıyla ilgilendiği için refah, gelir dağılımı gibi konularla da ilgilenir.
Her ikisi de uzun dönemli olgulardır. Üretim hacminin artması, yatırımların artması ve yapısal değişiklikler uzun dönemde gerçekleşir.
Dikkat edilmesi gereken bir nokta da büyüme olmadan kalkınmanın gerçekleşmeyeceğidir. Ancak her büyüme kalkınma demek değildir.
Ekonomik Büyümenin Olumlu Sonuçları
- Büyüme sonucunda doğru politikalar ile hayat standartları yükseltilebilir. Özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yoksulluğun azaltılması için önemlidir.
- Yatırımların artması ile istihdamı arttırıcı etkisi vardır. İş çeşitliliği yaratır, firmaların işgücü talebini arttırır.
- Büyüme ile ülkenin vergi gelirleri artar. Bu sayede kamu hizmetleri, eğitim, sağlık gibi hizmetlere daha fazla harcama yapılır.
- Büyüme kamu gelirlerini arttırdığı için çevresel değerleri koruma adına girişimleri arttırabilir.
Ancak bu olumlu sonuçların tam tersi de büyüme ile birlikte yaşanabilir. J. Bhagwati bir makalesinde beş kötü büyüme türü sıralamıştır.
İşsiz büyüme, sağlanan büyümeye rağmen işsizliğin artmasını,
Acımasız büyüme, sağlanan büyümeye rağmen gelir dağılımın bozulmasını,
Sessiz büyüme, sağlanan büyümeye rağmen demokratik hak ve özgürlüklerin sağlanmamasını,
Köksüz büyüme, sağlanan büyümeye rağmen toplumsal değerlerde yozlaşma ve kültürel kimliği yitirilmesini,
Geleceksiz büyüme, sağlanan büyümeye rağmen çevreye zarar verilmesini ve gelecek nesilleri dikkate almamayı ifade eder.
Ekonomik Büyümenin Olumsuz Sonuçları
- Kısa dönemde gerçekleşen büyüme oranı, uzun dönem trend büyüme oranının üstüne çıktığında enflasyonist baskı artar. Firmalar toplam talebin çok hızlı artması sonucunda ortaya çıkan pozitif çıktı boşluğunu kapatamazlar yani üretimlerini arttıramazlar. Sonucunda ürün ve hizmet fiyatları artar ve enflasyonist süreç başlar.
- Yüksek büyüme oranı ödemeler bilançosunda açık verilmesine sebep olabilir. Büyüme ile ihracat artışı sağlansa da ödemeler bilançosu açıklarının önüne geçilememektedir.
- Büyüme beraberinde kirlilik ve çevresel bozulmayı da getirir. Doğada bulunan hammadde kaynakları hızla tükenmektedir. Bu tükenme tehdidi kalan kaynakların kontrolü için savaşlara yol açabilir.
- Büyüme ile hedeflenen gelir dağılımı eşitliğini sağlamak olsa da büyüme kazanımlarının toplumun küçük bir kısmına dağıtıldığı görülmektedir.
- Büyüme ile mülk fiyatları artmaktadır. Ev, arsa, arazi gibi değerlerin fiyatlarındaki artış sahipleri için rant geliri anlamına gelse de alıcılar için daha yüksek bedeller ödemek demektir.
- Büyümede en büyük paya büyük kentler sahiptir. Bu kentlere göç ile birlikte bölgesel dengesizlikler ortaya çıkmaktadır. Ayrıca kentlerin kültürel ve sosyal yapıları da bozulmaktadır.
Kapitalist sistem ile ülkeler için önemli olan sadece büyümedir. Toplumların gelişmişlik düzeyleri, yaşam standardının ölçülmesinde kişi başına düşen üretim ve tüketim istatistikleri önem kazanmıştır. Ülkeler ekonomik olarak büyümekte ama bu büyümeden toplumun küçük bir kısmı maddi fayda sağlamaktadır. Yıllardır süren ekonomik büyümelere rağmen dünyanın büyük bir çoğunluğunun yaşam standardı oldukça düşük seviyededir. Bu çoğunluk sadece yoksul ülkelerde değil, oldukça zengin ülkelerde de bir çok insan yoksulluk içinde yaşamaktadır. Ekonomik büyümenin faydaları belirli bir kısmı kapsarken olumsuz sonuçlarını gelecek nesiller bile ödemek zorunda kalacaktır.
Büyüme sonuçları doğru politikalar ile yönetildiğinde toplumun bütün fertlerinin fayda sağlaması mümkündür. Ancak günümüzde büyümenin toplumsal barış ve refahı engellediği görülmektedir. Siyasi lider ve politika yapıcıların önceliği ekonomik büyüme, üreticilerin ise kar maksimizasyonu olmuştur. Bunun sonucunda kalkınmasız büyümeler meydana gelmektedir. Hem bugünümüzü hem de gelecek nesillerimizi tehdit eden bu yanlıştan bir an önce dönülmesi gerekmektedir.
Yazar : Elif Yurdakul
Bir yorum yazın