Richard H. Thaler ve Cass R. Sunstein (2008) dürtmeyi, “insanların davranışlarını herhangi bir seçeneği yasaklamadan ya da ekonomik teşvikleri önemli ölçüde değiştirmeden, öngörülebilir bir şekilde değiştiren seçenek mimarisi” olarak tanımlar.
Bir müdahalenin dürtme sayılması için, müdahaleden kaçınmanın kolay ve ucuz olması gerektiğini ve müdahalenin, dayatma içermiyor olması gerekliliğini vurgular.
Dürtme teorisinin, Richard H. Thaler ve Cass R. Sunstein’in 2008’de yayınlanan ve Türkçeye Dürtme: Sağlık, Zenginlik ve Mutlulukla İlgili Kararları Uygulamak adı altında çevrilen kitabın birçok ülkede yayınlanmasıyla birlikte popülerlik kazanmıştır. Kitabın yayınlanmasının hemen ardından, 2009 yılında ABD başkanı Cass R. Sunstein’i Bilgi ve Yasal İşler Dairesi’ne atamıştır. Bununla birlikte, davranışsal içgörü çalışmalarının hükümetler bünyesinde ayrı bir birim olarak ele alınmasının ilk örneğinin 2010’da Birleşik Krallıkta Kabine Ofisi bünyesinde hayata geçen Davranışsal İçgörü Birimi olduğunu söylemek mümkündür.
2010’dan bugüne, ABD, Hollanda, Kanada, Avustralya, Almanya, Singapur, Peru, Hindistan, Lübnan, Katar, Yunanistan gibi pek çok ülke ve Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler, OECD, Avrupa Birliği gibi uluslararası kurumlar davranışsal içgörü birimlerini faaliyete geçirmiştir.
2017 yılı sonunda Türkiye’de de bir davranışsal içgörü birimi kurulmuştur. Hâlihazırda Türkiye Dürtme Birimi (Nudge Unit) ya da Davranışsal Aksiyon Takımı adı altında faaliyet gösteren bu birim, Ticaret Bakanlığı bünyesinde kurulmuş ve ağırlıklı olarak bakanlığın yönetim ve karar sınırları dâhilinde müdahaleler tasarlayan bir birimdir.
Dürtme Örnekleri
Aydın Büyükşehir Belediyesi, 2017 yılında kentte belirli yerlere koyduğu üç boyutlu yaya geçitleri sayesinde bireylerin bu yaya geçitlerini kullanmalarını ve sürücülerin de yaya geçitlerine yaklaşırken yavaşlamalarını sağlamayı hedeflemektedir. Yayaların veya sürücülerin seçimlerinde olabilecek herhangi bir müdahale söz konusu değilken yaya şeritlerinin farklı çizilmesi ile sürücü kararlarında dürtme yöntemi ile olumlu değişiklikler gerçekleştirmek söz konusu olmuştur.
İzmir metrosunda asansör veya yürüyen merdiven kullanılmasındansa bireyleri merdivenlere yöneltebilmek için basamaklara yazılan ve merdivenlerin kullanılması durumunda harcanacak kalori miktarı görülmektedir. Bu sayede bireylerin merdivenlere kullanmaya teşvik edileceği gerçektir.
Amsterdam Havaalanı tuvaletlerinde yıllar önce tuvalet temizleyenler tarafından uygulanan ve çevrenin temiz kalması için gerçekleştirilen uygulama ile pisuara yerleştirilen sinek bireylerin sineği hedef almaya başlamasına ve ortamın daha az kirlenmesine yol açmıştır.
Amerika Birleşik Devletlerinde 2018 Mayıs ayından itibaren restoran ve yemek servisi yapılan tüm yerlerde servisi yapılan ürünlerin yanında içerdikleri kalorilerin de yazması zorunluluğu getirildi. Amaç ülkedeki artan obezite ile mücadele etmektir. Bu anlamda bireylerin seçimlerinde herhangi bir değişiklik yapmadan ve kimsenin seçim hakkı elinden alınmadan obezitenin azaltılmasıdır. Bu sayede bireylere yiyeceklerin kalorileri ile ilgili, sahip olmadıkları eksik bilgi sunularak karar verme olanakları sunulduğunda daha rasyonel karar almaları beklenmektedir.
Bir yorum yazın