Dünyayı Değiştiren 3 İlaç

İnsanlar bin yıldır şifa adına iksirleri yutmuş, buharları solmuş ve merhem sürmüşlerdir. Ancak çok az sayıda maddenin tıbba temelden devrim yarattığı söylenebilir. Bu ilaçlardan üçü sizi şaşırtabilecek bazı gerçeklerle birlikte burada listelenmiştir.

1) Çok Retro — Yani Antiretroviral:
ABD Gıda ve İlaç İdaresi’nin 1987’de daha yaygın olarak AZT olarak bilinen zidovudine onayı, HIV / AIDS tedavisinde bir dönüm noktası oldu. Hastalığı iyileştirememekle birlikte, ilacın AIDS hastalarının ömrünü uzattığı tespit edildi. Aynı zamanda, HIV / AIDS tedavisinin temel taşı haline gelen bir grup antiretroviral ilaç olan nükleozid ters transkriptaz inhibitörlerinin ilkiydi. Bu uyuşturucular – ve belki de en önemlisi, dünya çapındaki ülkelerde bu uyuşturuculara artan erişim sayesinde – 21. yüzyılın başlarında AIDS kaynaklı yıllık ölüm sayısı azaldı.

2) Nüfus kontrolü 
1920’lerin başında Avusturyalı bilim adamı Ludwig Haberlandt, hormonların hayvanlarda etkili bir doğum kontrol yöntemi olarak kullanılabileceğini öne süren bir makale yayınladı. Belirsiz olsa da, doğum kontrolünün tabu olduğunu düşünen meslektaşlarının ağır eleştirilerine rağmen, klinik çalışmalarda bir hormon preparatını test ettikten kısa bir süre sonra test etmiş olabilir. Ancak Haberlandt’ın çalışması 1932’deki intiharıyla aniden sona erdi. İnsanlarda hormonal kontrasepsiyonla ilgili başka klinik denemelerin yapılmasından yirmi yıl önce ve ardından büyük ölçüde sosyal aktivist Margaret Sanger’in çağrısı üzerine geçti. İlk doğum kontrol hapı 1960 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde onaylandı.

3) Hayat kurtaran kirletici 
1928’de İskoç bakteriyolog Alexander Fleming, küf kolonilerini çevreleyen açık bölgeleri fark ettiğinde küf ile kontamine olmuş bakteri kültürü plakalarını sterilize etme sürecindeydi. Bakterileri öldürmekten sorumlu küf toksininin penisilin olduğu ortaya çıktı; Avustralyalı patolog Howard Walter Florey ve İngiliz biyokimyacı Ernst Boris Chain, daha sonra, muhtemelen dünyanın en etkili canlı kurtarıcı antibiyotiği haline gelen şeyi üretmek için başarıyla izole edip saflaştırdı. Bu arada, Fleming kontaminasyon konusunda başarılı görünüyordu – 1921’de antiseptik enzim lizozimine ilişkin diğer büyük keşfi, bir kültür plakasını yanlışlıkla kendi soğuk mikroplarıyla kirlettikten sonra yapıldı.