Kiran Millwood Hargrave’nin kaleme aldığı ‘Kadınlar Adası’ Norveç’in en kuzeydoğusunda bulunan Vardø’de yaşanan fırtına dan ilham alınarak yazılmış. Adadan denize açılmış kırk adam, aniden çıkan bir fırtına sonucu yaşamını yitirir ve geride kadınların hâkimiyetinde bir topluluk kalır. Bu olayı duyanlar fırtınanın bir büyüyle çağrıldığını düşünürler, her şeyi cadılara ve büyülere bağlarlar. Öyle ki; bazı kadınların kendini şeytana teslim ettiğini düşünürler.
Adadaki kadınlar hayat mücadelesi verirken, bu durum fazla uzun sürmüyor ve adaya düzeni sağlaması için bir vekil tayin ediliyor; Absalom Cornet. Bu vekilin geliş amacı, Kuzey adalarında “cadı” kimliği taşıyan herkesi cezalandırmak aslında. Böylece adada daha önce benzeri yaşanmamış günler yaşanmaya başlıyor. Vekilin uygulamalarını destekleyenler ve kadınların sağladığı eski düzenden memnun olanlar arasındaki gerilim gün geçtikçe artmaya başlıyor.
Sonlara doğru temponun arttığı kitapta, güçlü bir kadının ne kadar çabuk “cadı” olarak suçlanabileceği oldukça açık anlatılmış. Başlarda ağır gelecek ancak sonlara doğru yazarın anlatmak istediğini anlayacaksınız.
Bir yorum yazın